PRENS

Film Hakkında

Geçtiğimiz ay Karlovy Vary Film Festivali’nde Kristal Küre ödülü için yarışan Prens, postkolonyal çağda aşkın imkânsızlığını konu eden ve etraflıca inceleyen bir dram. 40’lı yaşlarındaki Monika, Frankfurt sanat dünyasında saygın bir küratör. Açık fikirli ve önyargısız olduğunu iddia eden bir sosyal çevreye sahip. Gittiği bir Afrika barına yapılan polis baskını sırasında tesadüfen tanıştığı Joseph ise ondan biraz daha genç, Kongolu bir iş adamı. Ülkesinde bir elmas madeni işletmek için gerekli parayı toplamaya çalışıyor… Monika ve Joseph tanışır tanışmaz aralarındaki çekimi hissediyorlar. Birbirinden çok farklı ama eşit iki partner arasında tutkulu bir aşkla başlayan ilişkileri çok geçmeden sömürgeciliğin mirasını üzerinden atamamış bir toplumun sınırlarına tosluyor. Böylece Monika ve Joseph yel değirmenlerine, kağıt üzerinde kaybedecekler gibi duran, bir savaş açıyorlar.

Toplumsal kurallarının yol açtığı gerilim alanlarında bir aşk ilişkisi yaşarken düşülebilecek tuzakları ama aynı zamanda böyle bir ilişkiyi sürdürmekteki cesareti işleyen Prens aslında gerçek bir hikâyeye dayanıyor. Lisa Bierwith senaryoyu yazarken annesinin Kinşasalı eşiyle ilişkisinden esinlenmiş. İlk uzun metrajlı filminde Bierwith’e yapımcı olarak destek veren isimler arasındaysa Maren Ade ve Valeska Grisebach da var.

Lisa Bierwirth